İngiltere’den dezenformasyonla mücadele adımı: ‘Çevrim İçi Güvenlik Yasası’
İngiltere’de gelecek yıl yürürlüğe girecek olan ve sosyal medyadaki spekülatif haberlerin de önüne geçmeyi hedefleyen ‘Çevrim İçi Güvenlik Yasası’, aşırı sağcı grupların farklı platformlarda çevrim içi koordine olarak başlattıkları şiddet olaylarının ardından yeniden gündeme geldi.
Southport kentinde 29 Temmuz’da 17 yaşındaki Axel Rudakubana’nın 3 çocuğu öldürdüğü, ayrıca 8’i çocuk 10 kişiyi yaraladığı saldırı sonrası başlayan aşırı sağcı şiddet olayları ülke geneline yayıldı. Saldırının ertesi günü Telegram, TikTok ve X gibi sosyal medya platformlarında koordine olan ve spekülatif haberler yayan aşırı sağcı gruplar, kentte göçmenleri ve Müslümanları protesto edecekleri gerekçesiyle çağrı yaptı. Çok sayıda gözaltı ve tutuklamanın olduğu olaylarda aşırı sağcılar, polis ve karşıt görüştekilerle çatıştı, evlere, iş yerlerine, arabalara, camilere ve polis araçlarına zarar verdi.
Sosyal medya şirketlerine yeni sorumluluklar
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, aşırı sağcı grupların başlattığı şiddeti körüklemekle suçladığı sosyal medya şirketlerinin zararlı olduğu düşünülen içerikleri platformlarından kaldırmak için daha fazlasını yapmamaları halinde hükümetinin yasayı sertleştireceğine dair ipuçları verdi. Başbakanlık Sözcüsü, yaptığı açıklamada, Starmer’ın aşırı sağın şiddet eylemlerinden sonra sosyal medyanın daha geniş şekilde ele alınması gerektiği konusunda hemfikir olduğunu belirtti.
Başbakanlık Sözcüsü, “Sosyal medya şirketlerinin platformlarında nefret ve yasa dışılık için güvenli yer bulunmamasını sağlama sorumluluğuna sahip oldukları konusunda çok netiz ve bunun böyle olmasını sağlamak için onlarla çok yakın çalışacağız” ifadesini kullandı. Ayrıca, sözcü, hükümetin çevrim içi dahil şiddeti körükleyerek yasaları çiğneyenlerin peşine düşmesi için polisi destekleyerek düzeni yeniden sağlamaya çalıştığını kaydetti.
Yeni yasa, iletişim araçları vasıtasıyla ‘muhtemel bir kitleye önemsiz olmayan psikolojik veya fiziksel zarar vermek‘ amacıyla yanlış veya tehdit edici paylaşımda bulunmayı suç haline getirecek. Bu kapsamda yasa, ırkçı nefreti körüklemek ya da insanları suç işlemeye teşvik etmek gibi yasa dışı içerikleri kaldırma konusunda sosyal medya şirketlerine yeni sorumluluklar yükleyecek.
Çocuklar ve yetişkinler çevrim içi ortamlarda korunacak
İngiltere’de gelecek yıl yürürlüğe girecek olan ve 286 sayfadan oluşan geniş kapsamlı yasanın çocukları ve yetişkinleri çevrim içi ortamlarda koruması da amaçlanıyor. Bu bağlamda ‘Çevrim İçi Güvenlik Yasası’nın yürürlüğe girmesiyle teknoloji şirketlerinin çocukları internette güvende tutmak için daha fazla önlem almaları gerekecek.
Gelecek yılın ikinci yarısında yürürlüğe girecek yasa, çocukları bazı yasal ancak zararlı materyallerden korumak için sosyal medya şirketlerine ve arama motorlarına sorumluluk yüklüyor. Sosyal medya platformları, ayrıca çocuklara yönelik cinsel istismar ve şiddet, zorlayıcı davranış, intiharı veya kendine zarar vermeyi teşvik etme veya kolaylaştırma, hayvanlara zulüm, yasa dışı uyuşturucu veya silah satma ile terörizm konularına ilişkin yasa dışı içeriği kaldırma konusunda kararlı olduklarını göstermek zorunda kalacak.
Yasa, sosyal medya şirketlerine ve arama hizmetlerine bir dizi yeni görev yükleyerek onları platformlarındaki kullanıcıların güvenliğinden daha sorumlu hale getiriyor. Yasa, sağlayıcılara hizmetlerinin yasa dışı faaliyetlerde kullanılma riskini azaltmak için sistemler ve süreçler uygulama ve yasa dışı içerik ortaya çıktığında bunları kaldırma konusunda yeni görevler yükleyecek. Sosyal medya platformlarının, çocukların zararlı ve yaşlarına uygun olmayan içeriklere erişimini engellemeleri ve ebeveynler ile çocuklara çevrim içi ortamda sorunlar ortaya çıktığında bunları bildirmeleri için ‘açık ve erişilebilir yollar sunmaları’ gerekecek.
Kural ihlalinde ceza, şirket gelirlerinin yüzde 10’una ya da 18 milyon sterline mal olabilecek
Yasanın gelecek yıl yürürlüğe girmesiyle Ofcom (İngiliz medya denetim kuruluşu), işleyişi denetleyecek ve bu kapsamda yeni yükümlülüklerini yerine getirmeyen şirketlere karşı harekete geçme yetkisine sahip olacak.
Şirketler, 18 milyon sterline kadar ya da dünya çapındaki nitelikli gelirlerinin yüzde 10’una kadar (hangisi daha büyükse) para cezasına çarptırılabilecek. Ofcom’dan gelen bilgi taleplerinin yerine getirilmesini sağlayamayan şirketlerin üst düzey yöneticileri hakkında da cezai işlem başlatılabilecek. Ayrıca Ofcom, medya platformlarının, çocukların cinsel istismarı ve sömürüsü ile ilgili yaptırım bildirimlerine uymaması durumunda şirketleri ve üst düzey yöneticileri (kusurlu bulundukları durumlarda) cezai olarak sorumlu tutabilecek. İngiliz medya denetim kuruluşu Ofcom, yasanın yükümlülüklerine ilişkin halen kamu istişarelerinde bulunmayı sürdürüyor.